yağmur

bulutlar senin yerine küskün
yağdı yağacak
yağdı!
sakinlikle yolcu edilir bu garda
elbette dönecek
elbette
döner
bir bulut yükü su dökülen kim olsa
ardından

...

tek gözle
bakıyorum sana
tek gözle gördüğüm yetsin
diye

tek bir söz etmiyorum
kızdığıma
sessizlik
kavuşur da
söz kavrulur yalnızlığımda

az kaldı

kalpazan bir kayadır
yüreğin
bildiğim
bana geçer akçe

onu,
ısıtıp
soğutup
kavurup
dondurup
un ufak edeceğim

sonra mı?
bir nefesle
duman edeceğim..

gülefşan

harfler toprağa karışır
sözler de
tutulmuş olanlar bile
şiir
bir nisan, yağmur, rayiha
en zarif haliyle
son şaka

kor

...
kimse içinde yanmak istemez
ya içinde olan ateş
ve senin sarhoş olmak için
içine içine akıttığın
kızıl ateş, süt ateş, yeşil ateş
ah bi de içinde ki yangın
güneşle yarışsın diye
yüreğini dağladığın kor ateş
o kor ateş
ölümlü yıldızlara benzemez..